26 Eylül 2009 Cumartesi

inci pirinç tanelerini koruyalım

Doktorumuz 1 yaş kontrolünde artık diş fırçası almanın zamanının geldiğini ve macunsuz fırçalamaya başlamamızı söylemişti. Bizde bu yaşa uygun ilk diş fırçalarımızı satın almıştık. İpek ve Sencer şimdilik neden dişlerini fırçaladıklarını bilmiyorlar ama 6 aydır hem bizi taklit ediyorlar, hemde lavobanın başına geçip diş fırçasını suya tutarak oyun oynuyorlar. Hatta artık, lavobaya yetişemedikleri için ayaklarının altlarına koyduğum tabureyi kendileri getiriyorlar,dişlerimizi fırçalayacağız deyince. Bizimkiler elektrikli olduğu için bazen kendininkileri bırakıp bizimkilere el atıyorlar. Onlarında yerini değiştirmem lazım. Kitaplarında diş fırçasının resmini gördüklerinde hemen ellerini dişlerine götürüp fırçalama hareketi yapıyorlar. Bu alışkanlık ta diğerleri gibi çocukken kazanılacak. Sanırım 3 yaşından sonra hem macun kullanıp hemde onlara diş fırçalamanın neden gerekli olduğunu açıklayabilirim. Bir baba çocuğuna diş fırçalamayı nasıl öğretebilir. Doğan Cüceloğlunun keşke'siz bir yaşam için iletişim adlı kitabından alıntı: 1- onu korkutarak 2- iletişim kurarak Önce korku temelli öğretme tarzı. "Gel yavrum buraya. Bak bu diş fırçası, bu da diş macunu. Bununla dişlerini fırçalayacaksın. Ben senin babanım; senin iyiliğini istediğim için bunu sana söylüyorum. Her gece yatmadan önce dişlerini fırçalamanı istiyorum yavrum. Anladınmı? Anladım baba diyerek çocuk diş fırçası ve macunu alır gider. Gerçektende birkaç hafta boyunca her gece aklının erdiği kadarıyla dişlerini fırçalar.Fakat birkaç hafta sonra diş fırçalamayı unutmaya başlar. Çünkü diş fırçalama davranışı babasının istemesi ötesinde başka bir anlamla beslenmemiştir. Bunun farkına varan baba çok kızar ve gel lan buraya diyerek oğlunu çağırır. Ben sana söylemedimmi lan eşşek kafalı neden dişlerini fırçalamıyorsun sen. Bir daha fırçalamadan yat, seni doğduğuna pişman ederim der ve iyice korkutur. Çocuk yeniden dişlerini fırçalamaya başlar. Babada böbürlenir. Nasıl fırçalatıyorum dişlerini diye. Halbuki babası yokken çocuk yine dişlerini fırçalamayacaktır. Hem isyan edecek, hemde meydan okumaktan zevk alacaktır. İkinci şekilde ise iki resim bulurum. Biri çürük dişli birinin, diğeride inci gibi sağlıklı dişleri olan birinin . Uygun bir zamanda çocuğu karşıma alıp resimleri gösteririm. Büyüdüğün zaman dişlerin nasıl olsun istersin. Sağlıklı mı çürük mü olsun diye sorarım. Sağlıklı bir ortamda büyüyen çocuk sağlıklı dişi seçecektir. bu dişler nasıl sağlıklı kalmış, bu dişler nasıl çürümüş öğrenmek istermisin diye sorarım. Heyecanla öğrenmek isteyeceğini söyleyecektir çocuk. O zaman bir büskiviyi ikiye bölen baba yarısını çocuğa verir yarısınıda kendi yer. Sonra aynanın karşısına geçip dişlerin arasında kalan kırıntılara bakarlar. İşte yavrum dişi çürüyen bu kişi yemek yedikten sonra ağzındaki kırıntıları temizlemeden yatmış, çöplüğe dökülen artıklar bütün gece nasıl çürüyüp kokuşuyorsa ağızda kalan bu artıklarda onun ağzında kokuşmuş ve dişlerini çürütmüş. Çocuk çöplüğü ve kokuşmayı iyi bilir. Bu hayali yaratmak onu diş kırıntılarından temizleme yönünde kamçılar. Dişi temiz olan ise yemek yedikten sonra ağzındaki kırıntıları temizlemiş. Nasıl temizlemiş öğrenmek istermisin. Çocuk evet diyecektir. Diş fırçası ve macun ortaya çıkarılarak, nasıl kullanıldığı gösterilecektir. Bu arada babanında dişlerini fırçalayıp örnek olmasıda gerekmektedir. İlkinde çocuk babasının korkusundan diş fırçalarken ikincisinde diş fırçalamanın yararını anladığı için fırçalamaktadır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder