8 Şubat 2010 Pazartesi

Benim küçük kara balıklarım


Bu pazar arkadaşımız Duru, annesi ve babasıyla beraber ilk kez tiyatroya gittik. Oyunun adı Küçük Kara Balık. Pınar Kido Çocuk Tiyatrosu Profilo AVM de. Hem büyükler hem küçükler için harika bir oyun. Benim bile yeniden hayatı sorgulamamı sağladı. Keşke birisi bana çocukken bu kitabı okutsaydı yada alsaydı.Öykünün yazarı Samed Behrengi. Oyun kitabın ismiyle sahneye konmuş. Küçük Kara Balık annesiyle birlikte küçük bir derede yaşarken, derenin sonunu merak eder ve ordanda denize açılmak ister. Etrafındakilerinin, annesinin tüm gitme baskılarına karşın hayallerinin peşinden koşar. Kendi sınırları içinde kalmaktansa, yaşamı pahasına daha iyiye ulaşmak için mücadele eder.
Umarım yavrularda hayatlarında Küçük Kara Balık kadar cesaretli olurlar.
Benim kuzucuklar sahnede, oyun başlamadan önce çalınan müzikle, diğer çocuklarla beraber hoplayıp zıpladılar. Sonra koltuklarına oturttum onları. Işıklar söndü. Büyük adam gibi sessizce seyretmeye başladılar. Ta ki Duru gelip onları sahneye çıkmak için çağırana kadar. İpek hiç korkmadı ve gözlerini kırpmadan seyretti. Sencer ise Anne balığın komşusunun sesinden korkup boynuma sarıldı ama o sahne geçince tekrar yerine oturup izledi. İlk deneyim gayet iyiydi. Tek terslik vardı. Fotoğraf makinesini arabada unuttum. Resimlerini çekemedim. Oyundan sonra başka oyunlar oynamak için Kiddyland'e gittik. Jetonla çalışan arabalara,file,atlı karıcaya,trene bindik. Sonrada Duru'lara gittik. Akşama kadar gene oynamaya devam. Kah birbirlerini öperek kah birbirlerini iterek. Anne babalarada sohbet oldu. Bir pazar günüde gülen yüzlerle sonlandı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder